ahmetbeyler
Yeni Üye
Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, İstanbul’da LGBT’ye karşı düzenlenen Büyük Aile Buluşması hakkında nefret telaffuzuna karşı olduğunu belirterek “Devletin temel insan haklarını korumak ve teslim etmek yükümlülüğü bulunuyor” dedi. Bakan’ın açıklamasına Akit’in akabinde Aydınlık da reaksiyon gösterdi.
Vatan Partisi Öncü Bayan Genel Lideri Meltem Ayvalı, Bakan Yanık’ın LGBT propagandası yapanların ağzıyla konuştuğunu söyleyerek istifaya davet etti.
“Koskoca Bakanlık, Türkiye’yi kuşatan LGBTİ dayatmasının farkında değil mi?” diye soran Ayvalı, Saraçhane’de on binlerce insanın aileyi korumak için ayağa kalktığını öne sürerek “Aile Bakanı olarak niye Büyük Aile Buluşması’na katılmadınız?” sorusunu yöneltti. Ayvalı, “Aileyi amaç alan LGBTİ akınıyla çabadan kaçan ve Büyük Aile Buluşması’nı karalayan Aile Bakanı’nı istifaya çağırıyoruz.” kelamlarını kullandı.
Meltem Ayvalı açıklamasında şu tabirlere yer verdi:
“Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanımız Sayın Derya Yanık, Hürriyet Gazetesi’nden Hande Fırat’a 18 Eylül 2022 Pazar günü Saraçhane’de yapılan Büyük Aile Buluşması hakkında konuşmuş, söyleşi Hürriyet Gazetesi’nin birinci sayfasından ‘Nefret Telaffuzunu Yanlış Buluyorum’ başlığıyla, iç sayfalardan ise ‘Yanlış Protesto’ başlığıyla yayınlanmıştır. Akabinde Sayın Yanık, şahsi toplumsal medya hesabından kelamda düzeltme için yaptığı paylaşımla söyleşideki açıklamalarını bir dahalemiştir.
“Sayın Bakan özetle; Devletin insan haklarını müdafaa yükümlülüğünü vurgulamış, nefret telaffuzunu yanlış bulduğunu söylemiş, E-5 sendromunu hatırlatmış, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinden duyduğu rahatsızlığı lisana getirerek hukukun yanlış yorumlandığını belirtmiştir. Bir yandan, Büyük Aile Buluşması’nı düzenleyenlere protesto hakkı tanımış, öteki yandan bir kişi kaos yaratmak için olmadık bir harekette bulunursa bunun hesabını kimin vereceğini sormuştur.
‘LGBT PROPAGANDASI YAPANLARIN AĞZIYLA KONUŞTU’
“Yani, 30 bini aşkın insanın katıldığı ve LGBTİ dayatmasına birinci kitlesel karşı çıkış olan bu büyük mitingin değerini anlatan tek cümle kurmamıştır. Ailelere dayanak bildirileri vermeyi bırakın, LGBTİ propagandası yapanların ağzıyla konuşmuştur.
“Günlerdir adeta bir palavra korosu oluşturarak mitingi karalamaya çalışan merkezlerle birebir cümleleri kurmuştur. Sayın Bakan’ın mitingde olan biteni bilmeme ihtimali yoktur. Dahası, LGBTİ dayatmasını püskürten bir buluşmayı güçlendirme sorumluluğu vardır. Lakin Sayın Bakan ne yapmıştır?
“HDP ile, Cumhuriyet Gazetesi ile, Birgün Gazetesi ile, toplumsal medya kabadayılarıyla, foncu ve bölücü örgütlerle, PKK’nın küçücük çocukları kaçırmasına ses çıkaramayıp çürümenin istekli propagandasını yapan yozlaşmış çevrelerle birebir yerden konuşarak; hedefi çocuklarına keyifli bir gelecek inşa etmek olan, yalnızca kendi çocuğu için değil bütün çocuklar için ayağa kalkan ailelere kurşun sıkmıştır. Aile Bakanı, aileyi savunanların yanında olacağına aileye savaş açanların yanına geçmiştir
‘BULUŞMA UMUT SAÇTI’
“150’nin üzerinde demokratik kitle örgütünden oluşan Fikirde Birlik ve Uğraş Platformu tarafınca düzenlenen, Vatan Partisi’nin de örgütleyici ve konuşmacı olarak yer aldığı Saraçhane Mitingi son yılların en haklı, en insancıl, en cesaretli, en ilerici mitinglerindendir. Türk milleti; çocuklarımızı, gençlerimizi, bayanlarımızı, aile yapımızı tehdit eden emperyalist Batı merkezli saldırıyı görmüş, öne atılmış ve göğüslemiştir. Sağcı, solcu, Atatürkçü, milliyetçi, muhafazakâr on binlerce insanımız Türk bayrağı altında birleşmiş ve yepisyeni bir periyodun fitilini ateşlemiştir. O büyük buluşma; şuurları aydınlatmıştır, umut saçmıştır.
“Saraçhane’de buluşan on binler Aile Bakanımızın fersah fersah ilerisindedir. Bakanlığımızın nazaranmediği, gördüyse hal alma hamaseti gösteremediği LGBTİ dayatmasını görmüşler ve öne atılarak tutum almışlardır. Saraçhane’de buluşan aileler, öncülerdir.
‘CİNSİYETSİZLİK MODASINDAN HABERSİZ Mİ?’
“Aile Bakanlığımıza ve Hükümetimize soruyoruz: Sayın Bakanımız, gençlik içerisinde bir eşcinsellik ve cinsiyetsizlik modası yaratıldığından ve bunun ‘özgürlük, modernlik’ ambalajıyla sunulduğundan habersiz midir?
“Dijital platformlarda sinemalara ve dizilere kesinlikle eşcinsel karakterler yerleştirildiğinden, birebir dizilerde uyuşturucu kullanmasının özendirildiğinden habersiz midir?
“Eşcinselliğin ve cinsiyetsizliğin çizgi sinemalara ve çocuk kitaplarına bile girdiğini bilmemekte midir?
“Çizgi sinema ve animasyonlarının en az yarısının LGBTİ karakterlerden oluşacağını söyleyen, Pamuk Prenses’i bile eşcinsel yapan Disney Plus’un anne-baba, kız-erkek üzere ‘cinsiyetçi’ sözleri kullanmaktan kaçınmayı önerdiğini Aile Bakanımız duymamış mıdır?
“YouTube kanallarını bir erkeğe, bir bayana ya da bir sandalyeye âşık olabileceğini söyleyen ‘cinsiyetsiz birey’ parlatmalarının doldurduğunu görmemekte midir?
“Sayın Bakanımız, 20 devlet üniversitesinde yabancı fonlarla LGBTİ projesi başlatıldığını bilmemekte midir?
“‘LGBTİ Çocuk Vardır’, ‘Trans Çocuk Vardır’ kampanyaları Aile Bakanlığı’nın duvarlarını aşamamış mıdır?
“Sayın Bakanımızın dikkatini bisküvi, hamburger, bilgisayar markalarının bile gökkuşağı logolu mallar üretmesi, ‘Aşkın Cinsiyeti Yoktur’ reklamları yayınlaması dikkatini çekmemiş midir?
“Meslek odalarının, kent kurullarının niye LGBTİ Meclisleri açma yarışına girdikleri anlaşılmamakta mıdır?
“LGBTİ bayrağıyla sahneye çıkan müzikçileri da mı görmemektedir?
“Gençler toplumsal medyayı açıyor eşcinsellik propagandası, televizyonu açıyor cinsiyetsizlik propagandası, Hürriyet Gazetesi’ni açıyor (Hande Fırat’ın dün iki yaşındaki bebeğin cinsiyetini sorguladığını sav etmesi gibi) eşcinsellik propagandası, sağda solda her yerde LGBTİ propagandası. Örnekler çoğaltılabilir, biz daha fazla uzatmadan soruyoruz:
‘EN BÜYÜK SORUN GÖRÜP DE SUSMAKTIR’
“Koskoca Bakanlık, Türkiye’yi kuşatan LGBTİ dayatmasının farkında değil mi? Her şey apaçık ortadayken bu akının farkında değilse, bu büyük bir sıkıntıdır. Lakin daha büyük sorun, saldırıyı görüp de susmaktır. En büyük sorun ise saldırıyı gördüğü biçimde bu hücumla gayret edenlere savaş açmaktır.
“Türkiye’den çıkalım, biraz dünyaya bakalım. Avrupa başkentlerindeki Onur Yürüyüşlerinde 4-5 yaştaki çocukların pornografik gösterilerin öznesi yapıldığını, cinselliklerini sergilemeye teşvik edildiğini, uygunsuz görsel malzemelere maruz bırakıldığını, cinsel aksiyonun tarafı haline getirildiğini, yani istismar edildiğini Türk hükümeti bilmiyor mu? Tıpkı merkezlerde, “cinsel özgürlükler” ismi altında pedofilinin bile olağanlaştırıldığı hatta ‘Pedofiliye Özgürlük Yürüyüşü’ yapıldığını takip eden kime yok mu? LGBTİ ideolojisini kuranların ensesti “kuşak sonlarını aşanların erotizmi” olarak isimlendirdiğini, hatta aile ortadan kalkarsa ensest diye bir sorunun kalmayacağını söylemiş olduklerini Aile Bakanlığı’nda nazaranvlendirilen bilim insanlarından biri bile okumadı mı?
“2 yaşındaki çocuğun cinsiyetinden rahatsız olduğunu tez eden gey bir çiftin çocuğu bıçak altına yatırdığını ve ‘10 yaşındaki en küçük trans model’ olarak reklamının yapıldığını kimse duymadı mı?
“Sonuç olarak; Batı’da çocuk yaşlarındaki cinsiyet değiştirme operasyonlarında yüzde 1500’e varan artışlar yaşandığı, cinsiyet değiştirenlerin ortasından epeyce büyük bir bölümünün pişmanlık yaşadığını bütün dünya duydu da Aile Bakanlığımız uyuyor mu?
‘PROPAGANDAYA MÜSAADE Mİ VERECEKSİNİZ?’
“Aile Bakanımıza sesleniyoruz; bizde de tıpkı sürecin yaşanmasını mı istiyorsunuz? LGBTİ dayatmasına sessiz kalarak, çocuklarımıza ‘doğduğun cinsiyette yaşamak zorunda değilsin, istediğin cinsiyeti seçebilirsin, hatta cinsiyetsiz olabilirsin’ propagandasının yapılmasına müsaade mi vereceksiniz? Bizi de Batı’daki üzere ‘anne-baba’ demeyelim noktasına mı getireceksiniz?
“Aile Bakanımıza ve Hükümetimize soruyoruz; Büyük Aile Buluşması’nı maksat alarak mı aileyi koruyacaksınız?
“LGBTİ saldırısına teslim olarak mı çocuklarımızı koruyacaksınız? LGBTİ ideolojisini bayana şiddet probleminin içine gizleyerek dayatan İstanbul Sözleşmesi’ni bugün hala savunarak mı hanımı koruyacaksınız? Büyük Aile Buluşması ile ‘E-5 Sendromunu’ ya da ‘nefret söylemi’ argümanlarını nasıl yan yana getirisiniz?
“‘Anne, Baba, Evlatla Daima Memnun Yarınlara’ sloganında mı nefret söylemi buldunuz? ‘İnsanlık ve Çocuklar İçin LGBT Dayatmasına Dur De’ sloganından mı rahatsız oldunuz? ‘Çocukların Masumiyetini Global Çetelere Teslim Etme’ sloganında mı insan hakkı ihlali gördünüz? “Değerlerimizle Pahalıyız Ailenden Vazgeçme” sloganından mı ürktünüz?
‘BULUŞMAYA niye KATILMADINIZ?’
“Sayın Bakan, on binlerce insan çocuklarımızı, aile yapımızı, bağımsızlığımızı, insanlığı korumak için ayağa kalktı. Buradan kendinize hiç bir hisse çıkartmadınız mı? Siz neredeydiniz? O miting alanında niye yoktunuz? Aile Bakanı olarak niye Büyük Aile Buluşması’na katılmadınız?
“Hem çabadan kaçıyorsunuz hem çabaya atılanları sindirmeye çalışıyorsunuz. Türk milletini sindiremeyeceksiniz. Olmayan nefret söylemi üzerinden konuşmak, insanlık düşmanlarıyla tıpkı cepheden insan hakları sopası sallamak, emperyalist Batı merkezli LGBTİ dayatmasına teslim bayrağını çekmektir. Çocuğu, gençliği, bayanı ve aileyi maksat alan LGBTİ akınıyla gayretten kaçan ve Büyük Aile Buluşması’nı karalayan Aile Bakanı’nı istifaya çağırıyoruz. “Bugün LGBTİ hareketinin köken aldığı Batı ülkelerinde bile isyan başlamıştır. 802 Alman bilim insanı LGBTİ dayatmasını bilim dışı ve politik ilan etmiştir. Fransa’da eşcinsel evliliklere karşı büyük bir yürüyüş düzenlenmiştir. ABD’de birtakım eyaletlerde okullarda doğal olmayan cinsel kimliklerin öğretilmesi yasaklanmıştır, Sırbistan’da binlerce aile yürümüştür.
‘İNSANLIK DİRENMEKTEDİR’
“Bunlarla bir arada, Rusya üzere kimi ülkeler LGBTİ propagandasını yasaklamıştır. Devletler, yasal önlemlerle ve ideolojik gayretle LGBTİ saldırısına karşı koymaktadır. Özetle, insanlık direnmektedir! “Vatan Partisi, insanlığın en ön cephesinde olan Büyük Aile Yürüyüşçüleriyle birliktedir. Saraçhane Mitingi’nde bulunmak Vatan Partisi için onurdur, gururdur, büyük mutluluktur. Öncü Bayan olarak, LGBTİ dayatmalarına karşı çabayı milletimizle bir arada kararlılıkla sürdüreceğiz. Büyük Devrimci Liderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği üzere vatanı korumak çocukları korumakla başlar. Çocuklarımızı, gençlerimizi, bayanlarımızı, aileyi, vatanımızı koruyacağız.”
Mitingde Tuğçe Kazaz da bir konuşma yaptı.
Vatan Partisi Öncü Bayan Genel Lideri Meltem Ayvalı, Bakan Yanık’ın LGBT propagandası yapanların ağzıyla konuştuğunu söyleyerek istifaya davet etti.
“Koskoca Bakanlık, Türkiye’yi kuşatan LGBTİ dayatmasının farkında değil mi?” diye soran Ayvalı, Saraçhane’de on binlerce insanın aileyi korumak için ayağa kalktığını öne sürerek “Aile Bakanı olarak niye Büyük Aile Buluşması’na katılmadınız?” sorusunu yöneltti. Ayvalı, “Aileyi amaç alan LGBTİ akınıyla çabadan kaçan ve Büyük Aile Buluşması’nı karalayan Aile Bakanı’nı istifaya çağırıyoruz.” kelamlarını kullandı.
Meltem Ayvalı açıklamasında şu tabirlere yer verdi:
“Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanımız Sayın Derya Yanık, Hürriyet Gazetesi’nden Hande Fırat’a 18 Eylül 2022 Pazar günü Saraçhane’de yapılan Büyük Aile Buluşması hakkında konuşmuş, söyleşi Hürriyet Gazetesi’nin birinci sayfasından ‘Nefret Telaffuzunu Yanlış Buluyorum’ başlığıyla, iç sayfalardan ise ‘Yanlış Protesto’ başlığıyla yayınlanmıştır. Akabinde Sayın Yanık, şahsi toplumsal medya hesabından kelamda düzeltme için yaptığı paylaşımla söyleşideki açıklamalarını bir dahalemiştir.
“Sayın Bakan özetle; Devletin insan haklarını müdafaa yükümlülüğünü vurgulamış, nefret telaffuzunu yanlış bulduğunu söylemiş, E-5 sendromunu hatırlatmış, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinden duyduğu rahatsızlığı lisana getirerek hukukun yanlış yorumlandığını belirtmiştir. Bir yandan, Büyük Aile Buluşması’nı düzenleyenlere protesto hakkı tanımış, öteki yandan bir kişi kaos yaratmak için olmadık bir harekette bulunursa bunun hesabını kimin vereceğini sormuştur.
‘LGBT PROPAGANDASI YAPANLARIN AĞZIYLA KONUŞTU’
“Yani, 30 bini aşkın insanın katıldığı ve LGBTİ dayatmasına birinci kitlesel karşı çıkış olan bu büyük mitingin değerini anlatan tek cümle kurmamıştır. Ailelere dayanak bildirileri vermeyi bırakın, LGBTİ propagandası yapanların ağzıyla konuşmuştur.
“Günlerdir adeta bir palavra korosu oluşturarak mitingi karalamaya çalışan merkezlerle birebir cümleleri kurmuştur. Sayın Bakan’ın mitingde olan biteni bilmeme ihtimali yoktur. Dahası, LGBTİ dayatmasını püskürten bir buluşmayı güçlendirme sorumluluğu vardır. Lakin Sayın Bakan ne yapmıştır?
“HDP ile, Cumhuriyet Gazetesi ile, Birgün Gazetesi ile, toplumsal medya kabadayılarıyla, foncu ve bölücü örgütlerle, PKK’nın küçücük çocukları kaçırmasına ses çıkaramayıp çürümenin istekli propagandasını yapan yozlaşmış çevrelerle birebir yerden konuşarak; hedefi çocuklarına keyifli bir gelecek inşa etmek olan, yalnızca kendi çocuğu için değil bütün çocuklar için ayağa kalkan ailelere kurşun sıkmıştır. Aile Bakanı, aileyi savunanların yanında olacağına aileye savaş açanların yanına geçmiştir
‘BULUŞMA UMUT SAÇTI’
“150’nin üzerinde demokratik kitle örgütünden oluşan Fikirde Birlik ve Uğraş Platformu tarafınca düzenlenen, Vatan Partisi’nin de örgütleyici ve konuşmacı olarak yer aldığı Saraçhane Mitingi son yılların en haklı, en insancıl, en cesaretli, en ilerici mitinglerindendir. Türk milleti; çocuklarımızı, gençlerimizi, bayanlarımızı, aile yapımızı tehdit eden emperyalist Batı merkezli saldırıyı görmüş, öne atılmış ve göğüslemiştir. Sağcı, solcu, Atatürkçü, milliyetçi, muhafazakâr on binlerce insanımız Türk bayrağı altında birleşmiş ve yepisyeni bir periyodun fitilini ateşlemiştir. O büyük buluşma; şuurları aydınlatmıştır, umut saçmıştır.
“Saraçhane’de buluşan on binler Aile Bakanımızın fersah fersah ilerisindedir. Bakanlığımızın nazaranmediği, gördüyse hal alma hamaseti gösteremediği LGBTİ dayatmasını görmüşler ve öne atılarak tutum almışlardır. Saraçhane’de buluşan aileler, öncülerdir.
‘CİNSİYETSİZLİK MODASINDAN HABERSİZ Mİ?’
“Aile Bakanlığımıza ve Hükümetimize soruyoruz: Sayın Bakanımız, gençlik içerisinde bir eşcinsellik ve cinsiyetsizlik modası yaratıldığından ve bunun ‘özgürlük, modernlik’ ambalajıyla sunulduğundan habersiz midir?
“Dijital platformlarda sinemalara ve dizilere kesinlikle eşcinsel karakterler yerleştirildiğinden, birebir dizilerde uyuşturucu kullanmasının özendirildiğinden habersiz midir?
“Eşcinselliğin ve cinsiyetsizliğin çizgi sinemalara ve çocuk kitaplarına bile girdiğini bilmemekte midir?
“Çizgi sinema ve animasyonlarının en az yarısının LGBTİ karakterlerden oluşacağını söyleyen, Pamuk Prenses’i bile eşcinsel yapan Disney Plus’un anne-baba, kız-erkek üzere ‘cinsiyetçi’ sözleri kullanmaktan kaçınmayı önerdiğini Aile Bakanımız duymamış mıdır?
“YouTube kanallarını bir erkeğe, bir bayana ya da bir sandalyeye âşık olabileceğini söyleyen ‘cinsiyetsiz birey’ parlatmalarının doldurduğunu görmemekte midir?
“Sayın Bakanımız, 20 devlet üniversitesinde yabancı fonlarla LGBTİ projesi başlatıldığını bilmemekte midir?
“‘LGBTİ Çocuk Vardır’, ‘Trans Çocuk Vardır’ kampanyaları Aile Bakanlığı’nın duvarlarını aşamamış mıdır?
“Sayın Bakanımızın dikkatini bisküvi, hamburger, bilgisayar markalarının bile gökkuşağı logolu mallar üretmesi, ‘Aşkın Cinsiyeti Yoktur’ reklamları yayınlaması dikkatini çekmemiş midir?
“Meslek odalarının, kent kurullarının niye LGBTİ Meclisleri açma yarışına girdikleri anlaşılmamakta mıdır?
“LGBTİ bayrağıyla sahneye çıkan müzikçileri da mı görmemektedir?
“Gençler toplumsal medyayı açıyor eşcinsellik propagandası, televizyonu açıyor cinsiyetsizlik propagandası, Hürriyet Gazetesi’ni açıyor (Hande Fırat’ın dün iki yaşındaki bebeğin cinsiyetini sorguladığını sav etmesi gibi) eşcinsellik propagandası, sağda solda her yerde LGBTİ propagandası. Örnekler çoğaltılabilir, biz daha fazla uzatmadan soruyoruz:
‘EN BÜYÜK SORUN GÖRÜP DE SUSMAKTIR’
“Koskoca Bakanlık, Türkiye’yi kuşatan LGBTİ dayatmasının farkında değil mi? Her şey apaçık ortadayken bu akının farkında değilse, bu büyük bir sıkıntıdır. Lakin daha büyük sorun, saldırıyı görüp de susmaktır. En büyük sorun ise saldırıyı gördüğü biçimde bu hücumla gayret edenlere savaş açmaktır.
“Türkiye’den çıkalım, biraz dünyaya bakalım. Avrupa başkentlerindeki Onur Yürüyüşlerinde 4-5 yaştaki çocukların pornografik gösterilerin öznesi yapıldığını, cinselliklerini sergilemeye teşvik edildiğini, uygunsuz görsel malzemelere maruz bırakıldığını, cinsel aksiyonun tarafı haline getirildiğini, yani istismar edildiğini Türk hükümeti bilmiyor mu? Tıpkı merkezlerde, “cinsel özgürlükler” ismi altında pedofilinin bile olağanlaştırıldığı hatta ‘Pedofiliye Özgürlük Yürüyüşü’ yapıldığını takip eden kime yok mu? LGBTİ ideolojisini kuranların ensesti “kuşak sonlarını aşanların erotizmi” olarak isimlendirdiğini, hatta aile ortadan kalkarsa ensest diye bir sorunun kalmayacağını söylemiş olduklerini Aile Bakanlığı’nda nazaranvlendirilen bilim insanlarından biri bile okumadı mı?
“2 yaşındaki çocuğun cinsiyetinden rahatsız olduğunu tez eden gey bir çiftin çocuğu bıçak altına yatırdığını ve ‘10 yaşındaki en küçük trans model’ olarak reklamının yapıldığını kimse duymadı mı?
“Sonuç olarak; Batı’da çocuk yaşlarındaki cinsiyet değiştirme operasyonlarında yüzde 1500’e varan artışlar yaşandığı, cinsiyet değiştirenlerin ortasından epeyce büyük bir bölümünün pişmanlık yaşadığını bütün dünya duydu da Aile Bakanlığımız uyuyor mu?
‘PROPAGANDAYA MÜSAADE Mİ VERECEKSİNİZ?’
“Aile Bakanımıza sesleniyoruz; bizde de tıpkı sürecin yaşanmasını mı istiyorsunuz? LGBTİ dayatmasına sessiz kalarak, çocuklarımıza ‘doğduğun cinsiyette yaşamak zorunda değilsin, istediğin cinsiyeti seçebilirsin, hatta cinsiyetsiz olabilirsin’ propagandasının yapılmasına müsaade mi vereceksiniz? Bizi de Batı’daki üzere ‘anne-baba’ demeyelim noktasına mı getireceksiniz?
“Aile Bakanımıza ve Hükümetimize soruyoruz; Büyük Aile Buluşması’nı maksat alarak mı aileyi koruyacaksınız?
“LGBTİ saldırısına teslim olarak mı çocuklarımızı koruyacaksınız? LGBTİ ideolojisini bayana şiddet probleminin içine gizleyerek dayatan İstanbul Sözleşmesi’ni bugün hala savunarak mı hanımı koruyacaksınız? Büyük Aile Buluşması ile ‘E-5 Sendromunu’ ya da ‘nefret söylemi’ argümanlarını nasıl yan yana getirisiniz?
“‘Anne, Baba, Evlatla Daima Memnun Yarınlara’ sloganında mı nefret söylemi buldunuz? ‘İnsanlık ve Çocuklar İçin LGBT Dayatmasına Dur De’ sloganından mı rahatsız oldunuz? ‘Çocukların Masumiyetini Global Çetelere Teslim Etme’ sloganında mı insan hakkı ihlali gördünüz? “Değerlerimizle Pahalıyız Ailenden Vazgeçme” sloganından mı ürktünüz?
‘BULUŞMAYA niye KATILMADINIZ?’
“Sayın Bakan, on binlerce insan çocuklarımızı, aile yapımızı, bağımsızlığımızı, insanlığı korumak için ayağa kalktı. Buradan kendinize hiç bir hisse çıkartmadınız mı? Siz neredeydiniz? O miting alanında niye yoktunuz? Aile Bakanı olarak niye Büyük Aile Buluşması’na katılmadınız?
“Hem çabadan kaçıyorsunuz hem çabaya atılanları sindirmeye çalışıyorsunuz. Türk milletini sindiremeyeceksiniz. Olmayan nefret söylemi üzerinden konuşmak, insanlık düşmanlarıyla tıpkı cepheden insan hakları sopası sallamak, emperyalist Batı merkezli LGBTİ dayatmasına teslim bayrağını çekmektir. Çocuğu, gençliği, bayanı ve aileyi maksat alan LGBTİ akınıyla gayretten kaçan ve Büyük Aile Buluşması’nı karalayan Aile Bakanı’nı istifaya çağırıyoruz. “Bugün LGBTİ hareketinin köken aldığı Batı ülkelerinde bile isyan başlamıştır. 802 Alman bilim insanı LGBTİ dayatmasını bilim dışı ve politik ilan etmiştir. Fransa’da eşcinsel evliliklere karşı büyük bir yürüyüş düzenlenmiştir. ABD’de birtakım eyaletlerde okullarda doğal olmayan cinsel kimliklerin öğretilmesi yasaklanmıştır, Sırbistan’da binlerce aile yürümüştür.
‘İNSANLIK DİRENMEKTEDİR’
“Bunlarla bir arada, Rusya üzere kimi ülkeler LGBTİ propagandasını yasaklamıştır. Devletler, yasal önlemlerle ve ideolojik gayretle LGBTİ saldırısına karşı koymaktadır. Özetle, insanlık direnmektedir! “Vatan Partisi, insanlığın en ön cephesinde olan Büyük Aile Yürüyüşçüleriyle birliktedir. Saraçhane Mitingi’nde bulunmak Vatan Partisi için onurdur, gururdur, büyük mutluluktur. Öncü Bayan olarak, LGBTİ dayatmalarına karşı çabayı milletimizle bir arada kararlılıkla sürdüreceğiz. Büyük Devrimci Liderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği üzere vatanı korumak çocukları korumakla başlar. Çocuklarımızı, gençlerimizi, bayanlarımızı, aileyi, vatanımızı koruyacağız.”
Mitingde Tuğçe Kazaz da bir konuşma yaptı.