ahmetbeyler
Yeni Üye
Diyarbakır’da kendisini takip eden polis memuru Mehmet Zengin’i şehit eden Yunus Aysu, hücre meskenine düzenlenen baskında özel harekat polisi Adem Bayrakçı’yı şehit eden Cuma Hoş ve 1992-2001 senelerında 91 kişinin öldürülmesinden sorumlu tutularak ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırılan Mehmet Salih Kölge’nin tahliye edildiği ortaya çıktı.
KÖLGE, GAFFAR OKKAN SUİKASTİ kararı YAKALANDI
Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan suikastı daha sonrasında gizlendiği hücre meskeninde yakalanan Mehmet Salih Kölge, Ağır Ceza Mahkemesinde 6 yıl süren yargılama kararında 91 kişinin vefat buyruğunu vermek, azaplı ve domuz bağlı sorgulara katılmak hatasından ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırılmış, Yargıtay tarafınca oy birliğiyle onanınca da karar katılaşmıştı.
157 SİLAHLI AKSİYONDA 91 CİNAYET VE 66 YARALAMANIN FAİLİYDİ
Sözcü Gazetesi’nden Özgür Cebe’nin haberine bakılırsa, Yargıtay sonucunda sanığın, Gaziantep, Şırnak, Mardin, Batman ve bağlı ilçelerinde 157 silahlı aksiyonda 91 vatandaşın öldürülmesinden sorumlu olduğunu, 66 kişinin yaralandığı aksiyonların de buyruk ve talimatını verdiğini belirtti.
Mardin Nusaybin’de kitabevi işletirken terör örgütü Hizbullah ile tanışınca kısa mühlet ortasında örgüt şurasına yükseldiği belirtilen Kölge’nin, Hüseyin Velioğlu’na bağlı olarak hücre konutlarındaki bilgi-işlem merkezinde kriptolu dokümanları bilgisayarlara yüklediği kaydedildi. Velioğlu’nun vefatından Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan’ı sorumlu tutarak suikast sonucunın alındığı şura toplantısına katıldığı vurgulandı.
KONSOMATRİS BAYANA AZAP VE İNFAZ
Yargıtay sonucunda, Gaziantep’teki bir gazinoda konsomatrislik yapan bayanı da eski bir Hizbullahçı ile evlendiği için sorgulayıp her ikisini öldürüp meskenin bahçesine gömdüğü ve üzerini betonla kapattığı kaydedildi.
Yargıtay, pavyonda Beğenilen ismiyle konsomatrislik yapan Özgür Elmas’ın gece hayatına veda edip Hizbullahçı Salih Karaaslan ile evlenip yuva kurmak için kendi geçmişine tövbe edip başını türban takarak kara çarşaf giyindiğini, Karaaslan’ın evlilik için sorumlusu olan sanıktan müsaade istediği, sanık Kölge’nin “Cemaat bu rezalete müsaade vermez. Sen Müslümansın. Ya bu hanımı terk edersin, ya da ikiniz de ölürsünüz” dediği kaydedildi.
DOMUZ BAĞIYLA ÖLDÜRDÜ, ÜZERİNE BETON DÖKTÜ
Buna karşın bayanla nikah kıyıp evlenen Salih Karaaslan ile Özgür Elmas’ın, Gaziantep’te bir konutun bodrumunda Mehmet Salih Kölge tarafınca azapla sorgulanıp domuz bağıyla boğulduğu bildirildi. Yargıtay, bu durumu bilen Salih Karaaslan’ın ağabeyi Mehmet Ali ile kuzeni Hamza Karaaslan’ın polise şikâyette bulunabileceğinden telaş eden sanığın, konuşma mazeretiyle tıpkı meskenin bodrumuna çağırıp boğarak öldürdükten daha sonra üçünün cesedini meskenin bodrumuna gömerek üzerini betonla kapattığı, konsomatris hanımın cesedini de “Namahrem” olduğu nedeni öne sürülerek Kahramanmaraş yolunda boş toprağa gömdüğü bildirildi. Cesetlerin sanığın yer göstermesiyle bulunduğu açıklandı.
AİHM VE AİHS KARARLARI MÜNASEBET GÖSTERİLEREK BIRAKILDI
Hükümlü Mehmet Salih Kölge yargılandığı mahkemeye bir daha yargılama talebiyle başvurunca belgesi bir daha ele alındı. Mahkeme, sanığın AİHM ve AİHS normlarına göre, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği, davanın makul müddet ortasında sonuçlandırılmadığını, yargılama sırasında heyette askeri yargıç bulundurulduğu sebebi öne sürülerek sanığı, bir daha yargılama kapsamında tahliye etti.
POLİSLERİ ŞEHİT ETMİŞLERDİ
Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi Emek Caddesi üzerinde 21 Ekim 2000 tarihinde Mehmet Kaya isminde öbür bir teröristle buluşmaya giderken kendisini takip ettiğini anlayarak üstündeki Takarov silahla istihbaratçı polis Mehmet Güçlü’yü şehit eden Hizbullah tetikçisi Yunus Aysu ile 12 Ekim 2000’de saklandığı hücre meskenine yapılan operasyonda özel harekat polisi Adem Bayrakçı’yı şehit eden terörist Cuma Hoş yargılandıkları Ağır Ceza Mahkemesi’ne müracaatta bulunarak bir daha yargılanma talebinde bulundu.
SEÇİM ÖNCESİ TAHLİYE
İki teröristin de yargılamanın makul mühlet ortasında sonuçlandırılmaması, uzun gözaltı mühleti, adil yargılanma hakkının ihlali ve makûs muamele gördükleri, kapatılan DGM’lerde askeri yargıç bulundurulması niçiniyle doğal hakim unsuruna karşıt karar verildiği sebebi öne sürülerek AİHM normlarını münasebet gösterip bir daha yargılanma talebinde bulundukları öğrenildi. İki Hizbullahçının talepleri başka ayrı ele alındı ve 31 Mart 2019 lokal seçimlerine iki gün kala 29 Mart’ta tahliye edildikleri ortaya çıktı.
9 KİŞİNİN KATİLİ
Hizbullah’ın askeri kanat sorumlusu olan iki isim, yargılama kararı lokal mahkeme tarafınca “Anayasal nizamı bozarak Şer’i temellere dayalı İslam devleti kurmak ve bu maksatla taammüden adam öldürmek” cürümlerinden ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırılmıştı.
Yargıtay da yaptığı incelemede, sanık Yunus Aysu’nun mescitlerde küçük çocuklara din dersi ismi altında Hizbullah terör örgütünün ideolojisini içeren eğitimler verdiğini, örgüte biat yemini edince de bildiri kanadından askeri kanada tetikçi olarak alındığını belirtti.
Yargıtay, sanığın polis Mehmet Varlıklı ile Halil İbrahim Gülen, Necati Çiçek, Mehmet Taş, Mehmet Mürsel Polat, Yasin Özalp, Mehmet Nuri Sapmaz, Hasan Duran, Hasan Bayantemur’un öldürülmesinde şahsen tetikçilik yaptığının sabit olduğuna hükmetti.
Sanığın ayrıyeten fuhuş yaptıkları nedeni öne sürülerek Piroz G. ile Hasret A. isimli iki bayan, bir cami imamı ile 6 lise öğrencisinin bıçaklandığı atakları gerçekleştirdiğini de kaydetti.
Sanığın deşifre olması üzerine bu sefer uydurma kimlikle iki köyde fahri imamlık yaptığı da yapılan incelemeler daha sonrasında ortaya çıktı. Yargıtay sanığın mahkumiyetinde bir isabetsizlik görülmediğinden oy birliğiyle onanmasına karar vermişti.
POLİSİ ŞEHİT ETTİĞİ BASKINDA SAĞ YAKALANMIŞTI
Bağlar’da saklandığı hücre meskenine düzenlenen baskında özel harekat polisi Adem Bayrakçı’yı şehit ettiği için ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırılan ve bu cezası Yargıtay’da onanıp mutlaklaşan tetikçi Cuma Güzel’in de bir daha yargılama ismi altında hür bırakıldığı öğrenildi. Terörist Güzel’in çatışmada yakalandığı meskende iki kalaşnikof tüfek ve bol bol örgütsel doküman ele geçirilmişti.
HİZBULLAH ANA DAVASI’NDAN 2011’DE HERKES TAHLİYE EDİLMİŞTİ
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 18 Ekim 2011 tarihinde görülen Hizbullah davasının birinci duruşmasında, Hacı İnan ile örgütün Türkiye sorumlusu olduğu sav edilen Mehmet Bahattin Temel’in de ortalarında bulunduğu altı sanık tahliye edilmiş, davada tutuklu sanık kalmamamıştı.
Hacı İnan, “Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile 1980 öncesi birlikte çalıştık. Kendisi dindar, ben ona karşı niçin terör uygulayayım? Referandumda ‘evet’ oyu kullandım. Bu topraklarda Müslüman halka baskı vardı. Yavaş yavaş bu durum değişiyor. Halk sabretti, karşılığını alıyor. Baskılar kalkıyor niçin yerin altına ineyim?” diye konuşmuştu.
Duruşmaya verilen ortanın akabinde orta sonucunı açıklayan mahkeme heyeti, hata vasfının değişme ihtimalini göz önüne alarak tutuklu sanıklar Temel, Fikret Gültekin, Sait Şahin, Mehmet Şefik Temel’i oy fazlacaluğuyla, İnan ve Mehmet Eşin’i ise oybirliği ile tahliyesine karar vermişti. bu biçimdelikle Hizbullah Ana Davası’nda tutuklu sanık kalmamıştı.
HİZBULLAH’TAN TUTUKLU KALMADI
Yüzlerce insanı vahşice tekniklerle öldüren Hizbullah’ın üst seviye yöneticisi 34 ismin 2011 yılında Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin büyük reaksiyon çeken kararlarıyla tahliye edilmelerinden 8 yıl daha sonra, cezaevlerinden 100’e yakın Hizbullah yöneticisinin daha hür bırakıldığı, cezaevinde ağır cezaya mahkûm Hizbullah mahkumu kalmadığı ortaya çıktı. Anayasa Mahkemesi’nin 2018’de “heyette askeri hâkim bulunması bir daha yargılama sebebidir” sonucu vermesinden daha sonra Türkiye’nin dört bir yanındaki mahkemelerin 2019 yılında ağır kabahatlerden hükümlü olan Hizbullahçılar için “tahliye” sonucu verdiği ortaya çıkmıştı.
KÖLGE, GAFFAR OKKAN SUİKASTİ kararı YAKALANDI
Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan suikastı daha sonrasında gizlendiği hücre meskeninde yakalanan Mehmet Salih Kölge, Ağır Ceza Mahkemesinde 6 yıl süren yargılama kararında 91 kişinin vefat buyruğunu vermek, azaplı ve domuz bağlı sorgulara katılmak hatasından ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırılmış, Yargıtay tarafınca oy birliğiyle onanınca da karar katılaşmıştı.
157 SİLAHLI AKSİYONDA 91 CİNAYET VE 66 YARALAMANIN FAİLİYDİ
Sözcü Gazetesi’nden Özgür Cebe’nin haberine bakılırsa, Yargıtay sonucunda sanığın, Gaziantep, Şırnak, Mardin, Batman ve bağlı ilçelerinde 157 silahlı aksiyonda 91 vatandaşın öldürülmesinden sorumlu olduğunu, 66 kişinin yaralandığı aksiyonların de buyruk ve talimatını verdiğini belirtti.
Mardin Nusaybin’de kitabevi işletirken terör örgütü Hizbullah ile tanışınca kısa mühlet ortasında örgüt şurasına yükseldiği belirtilen Kölge’nin, Hüseyin Velioğlu’na bağlı olarak hücre konutlarındaki bilgi-işlem merkezinde kriptolu dokümanları bilgisayarlara yüklediği kaydedildi. Velioğlu’nun vefatından Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan’ı sorumlu tutarak suikast sonucunın alındığı şura toplantısına katıldığı vurgulandı.
KONSOMATRİS BAYANA AZAP VE İNFAZ
Yargıtay sonucunda, Gaziantep’teki bir gazinoda konsomatrislik yapan bayanı da eski bir Hizbullahçı ile evlendiği için sorgulayıp her ikisini öldürüp meskenin bahçesine gömdüğü ve üzerini betonla kapattığı kaydedildi.
Yargıtay, pavyonda Beğenilen ismiyle konsomatrislik yapan Özgür Elmas’ın gece hayatına veda edip Hizbullahçı Salih Karaaslan ile evlenip yuva kurmak için kendi geçmişine tövbe edip başını türban takarak kara çarşaf giyindiğini, Karaaslan’ın evlilik için sorumlusu olan sanıktan müsaade istediği, sanık Kölge’nin “Cemaat bu rezalete müsaade vermez. Sen Müslümansın. Ya bu hanımı terk edersin, ya da ikiniz de ölürsünüz” dediği kaydedildi.
DOMUZ BAĞIYLA ÖLDÜRDÜ, ÜZERİNE BETON DÖKTÜ
Buna karşın bayanla nikah kıyıp evlenen Salih Karaaslan ile Özgür Elmas’ın, Gaziantep’te bir konutun bodrumunda Mehmet Salih Kölge tarafınca azapla sorgulanıp domuz bağıyla boğulduğu bildirildi. Yargıtay, bu durumu bilen Salih Karaaslan’ın ağabeyi Mehmet Ali ile kuzeni Hamza Karaaslan’ın polise şikâyette bulunabileceğinden telaş eden sanığın, konuşma mazeretiyle tıpkı meskenin bodrumuna çağırıp boğarak öldürdükten daha sonra üçünün cesedini meskenin bodrumuna gömerek üzerini betonla kapattığı, konsomatris hanımın cesedini de “Namahrem” olduğu nedeni öne sürülerek Kahramanmaraş yolunda boş toprağa gömdüğü bildirildi. Cesetlerin sanığın yer göstermesiyle bulunduğu açıklandı.
AİHM VE AİHS KARARLARI MÜNASEBET GÖSTERİLEREK BIRAKILDI
Hükümlü Mehmet Salih Kölge yargılandığı mahkemeye bir daha yargılama talebiyle başvurunca belgesi bir daha ele alındı. Mahkeme, sanığın AİHM ve AİHS normlarına göre, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği, davanın makul müddet ortasında sonuçlandırılmadığını, yargılama sırasında heyette askeri yargıç bulundurulduğu sebebi öne sürülerek sanığı, bir daha yargılama kapsamında tahliye etti.
POLİSLERİ ŞEHİT ETMİŞLERDİ
Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi Emek Caddesi üzerinde 21 Ekim 2000 tarihinde Mehmet Kaya isminde öbür bir teröristle buluşmaya giderken kendisini takip ettiğini anlayarak üstündeki Takarov silahla istihbaratçı polis Mehmet Güçlü’yü şehit eden Hizbullah tetikçisi Yunus Aysu ile 12 Ekim 2000’de saklandığı hücre meskenine yapılan operasyonda özel harekat polisi Adem Bayrakçı’yı şehit eden terörist Cuma Hoş yargılandıkları Ağır Ceza Mahkemesi’ne müracaatta bulunarak bir daha yargılanma talebinde bulundu.
SEÇİM ÖNCESİ TAHLİYE
İki teröristin de yargılamanın makul mühlet ortasında sonuçlandırılmaması, uzun gözaltı mühleti, adil yargılanma hakkının ihlali ve makûs muamele gördükleri, kapatılan DGM’lerde askeri yargıç bulundurulması niçiniyle doğal hakim unsuruna karşıt karar verildiği sebebi öne sürülerek AİHM normlarını münasebet gösterip bir daha yargılanma talebinde bulundukları öğrenildi. İki Hizbullahçının talepleri başka ayrı ele alındı ve 31 Mart 2019 lokal seçimlerine iki gün kala 29 Mart’ta tahliye edildikleri ortaya çıktı.
9 KİŞİNİN KATİLİ
Hizbullah’ın askeri kanat sorumlusu olan iki isim, yargılama kararı lokal mahkeme tarafınca “Anayasal nizamı bozarak Şer’i temellere dayalı İslam devleti kurmak ve bu maksatla taammüden adam öldürmek” cürümlerinden ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırılmıştı.
Yargıtay da yaptığı incelemede, sanık Yunus Aysu’nun mescitlerde küçük çocuklara din dersi ismi altında Hizbullah terör örgütünün ideolojisini içeren eğitimler verdiğini, örgüte biat yemini edince de bildiri kanadından askeri kanada tetikçi olarak alındığını belirtti.
Yargıtay, sanığın polis Mehmet Varlıklı ile Halil İbrahim Gülen, Necati Çiçek, Mehmet Taş, Mehmet Mürsel Polat, Yasin Özalp, Mehmet Nuri Sapmaz, Hasan Duran, Hasan Bayantemur’un öldürülmesinde şahsen tetikçilik yaptığının sabit olduğuna hükmetti.
Sanığın ayrıyeten fuhuş yaptıkları nedeni öne sürülerek Piroz G. ile Hasret A. isimli iki bayan, bir cami imamı ile 6 lise öğrencisinin bıçaklandığı atakları gerçekleştirdiğini de kaydetti.
Sanığın deşifre olması üzerine bu sefer uydurma kimlikle iki köyde fahri imamlık yaptığı da yapılan incelemeler daha sonrasında ortaya çıktı. Yargıtay sanığın mahkumiyetinde bir isabetsizlik görülmediğinden oy birliğiyle onanmasına karar vermişti.
POLİSİ ŞEHİT ETTİĞİ BASKINDA SAĞ YAKALANMIŞTI
Bağlar’da saklandığı hücre meskenine düzenlenen baskında özel harekat polisi Adem Bayrakçı’yı şehit ettiği için ağırlaştırılmış müebbet mahpusla cezalandırılan ve bu cezası Yargıtay’da onanıp mutlaklaşan tetikçi Cuma Güzel’in de bir daha yargılama ismi altında hür bırakıldığı öğrenildi. Terörist Güzel’in çatışmada yakalandığı meskende iki kalaşnikof tüfek ve bol bol örgütsel doküman ele geçirilmişti.
HİZBULLAH ANA DAVASI’NDAN 2011’DE HERKES TAHLİYE EDİLMİŞTİ
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 18 Ekim 2011 tarihinde görülen Hizbullah davasının birinci duruşmasında, Hacı İnan ile örgütün Türkiye sorumlusu olduğu sav edilen Mehmet Bahattin Temel’in de ortalarında bulunduğu altı sanık tahliye edilmiş, davada tutuklu sanık kalmamamıştı.
Hacı İnan, “Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile 1980 öncesi birlikte çalıştık. Kendisi dindar, ben ona karşı niçin terör uygulayayım? Referandumda ‘evet’ oyu kullandım. Bu topraklarda Müslüman halka baskı vardı. Yavaş yavaş bu durum değişiyor. Halk sabretti, karşılığını alıyor. Baskılar kalkıyor niçin yerin altına ineyim?” diye konuşmuştu.
Duruşmaya verilen ortanın akabinde orta sonucunı açıklayan mahkeme heyeti, hata vasfının değişme ihtimalini göz önüne alarak tutuklu sanıklar Temel, Fikret Gültekin, Sait Şahin, Mehmet Şefik Temel’i oy fazlacaluğuyla, İnan ve Mehmet Eşin’i ise oybirliği ile tahliyesine karar vermişti. bu biçimdelikle Hizbullah Ana Davası’nda tutuklu sanık kalmamıştı.
HİZBULLAH’TAN TUTUKLU KALMADI
Yüzlerce insanı vahşice tekniklerle öldüren Hizbullah’ın üst seviye yöneticisi 34 ismin 2011 yılında Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin büyük reaksiyon çeken kararlarıyla tahliye edilmelerinden 8 yıl daha sonra, cezaevlerinden 100’e yakın Hizbullah yöneticisinin daha hür bırakıldığı, cezaevinde ağır cezaya mahkûm Hizbullah mahkumu kalmadığı ortaya çıktı. Anayasa Mahkemesi’nin 2018’de “heyette askeri hâkim bulunması bir daha yargılama sebebidir” sonucu vermesinden daha sonra Türkiye’nin dört bir yanındaki mahkemelerin 2019 yılında ağır kabahatlerden hükümlü olan Hizbullahçılar için “tahliye” sonucu verdiği ortaya çıkmıştı.