ahmetbeyler
Yeni Üye
‘Kuantum ve bilinçaltı seminerleri’yle ve bunları dinle bağdaştırarak kazandığı paralar ve lüks hayatı gündem olan Amine Altunkaynak’a bir reaksiyon daha geldi. Sabah müellifi Engin Ardıç bugünkü köşesinde Altunkaya’yı eleştirdi.
İLGİLİ HABER İÇİN:
-“Onun arabası var hoş mi, güzel”… Lüks ömrü bu biçimde savundu
İşte Engin Ardıç’ın o yazısı:
“Memlekette manyak fazlacatur ancak bu kuantum lafının da, yerli yersiz kullanıla kullanıla, düzgünce suyu çıkarılmıştır.
Kuantum ismiyle tıraş bıçağı satılıyordu yahu…
Mach 3… Mega bilmemne… Kuantum…
Halkın akıl almaz cahilliğine güveniyorlar.
Çakalın biri de tekrar pek kimsenin anlamadığı “bilinçaltı” kavramını paraya tahvil etmiş.
Bu bir hanım. İsmi Ayşe ya da Fatma olabilir, bizim için kıymetli değil.
Tesettürlü bir hanım. Bir tek gözleri görünüyor.
(Gözleri de pek hoş maşallah.) Eh, daima kendini başkomiser ya da savcı olarak tanıtan dolandırıcılar mı goreceğiz, bu da psikiyatrik dolandırıcı.
“Bilinçaltı temizliği” yapıyormuş.
İslam’da yasak olan üfürükçülüğün “bir tık” üstü…
Bilimsel ayaklarda nitelikli dolandırıcılık.
“Lüks restoranlarda” seminerler veriyormuş, bir oturum adam başı 57 bin lira.
Bunun “akademisi” de varmış.
“Kuantum eğitimi” adam başı 8 bin 250 lira. (Muharrem İnce ayda kaç lira alıyordu?) “Miraç hakikati ile adam başı 7 bin 250 liraya bilinçaltı temizliyor!…” “Çakraların biyoenerjisiyle esmalar ile Fatiha Mühleti açılımı…” Hanım Uzakdoğu ideolojisiyle İslam’ı harman etmiş, Batı bilimini de üstüne dökmüş.
Parayı bastırıp kazığı yiyen tavuklar da hayran hayran dinliyorlar.
Çakra açtırmaya Hindistan’a masraflardı, artık zahmete gerek kalmamış.
Hanım “gerçek hayatta” tesettürlü değilmiş.
Peçeyi “mahremiyetini” korumak için derslerde takıyormuş. Ancak bütün öğrenciler bayan.
Lüks yaşamayı da severmiş.
Altında fiyakalı bir Mercedes.
Bundan hayli da keyif aldığını söylüyor.
Zavallı Hekim Freud üniversitedeki dersinden çıkınca Cafe Landtmann’a kadar yürüyor, orada bir Guglhupf Torte yiyip tıpış tıpış meskenine gidiyordu. Bütün lüksü buydu.
bayanın eğitimi falan yok. Psikolojiyle, psikiyatriyle ilgisi yok.
Demek ki bilinçaltı “pislikle” dolu olanlar temizletiyorlar işte…
Fazla da kurcalamasınlar, her insanın bilinçaltında birtakım pislikler yatar. Bu hanımda kimbilir neler vardır.
*
Benim yeğenim Amerika’da psikoloji okudu geldi, bir üniversitede ayda 5 bin liraya talim ediyor.
Şu bayanı eline verseler de bir incelese.”
İLGİLİ HABER İÇİN:
-“Onun arabası var hoş mi, güzel”… Lüks ömrü bu biçimde savundu
İşte Engin Ardıç’ın o yazısı:
“Memlekette manyak fazlacatur ancak bu kuantum lafının da, yerli yersiz kullanıla kullanıla, düzgünce suyu çıkarılmıştır.
Kuantum ismiyle tıraş bıçağı satılıyordu yahu…
Mach 3… Mega bilmemne… Kuantum…
Halkın akıl almaz cahilliğine güveniyorlar.
Çakalın biri de tekrar pek kimsenin anlamadığı “bilinçaltı” kavramını paraya tahvil etmiş.
Bu bir hanım. İsmi Ayşe ya da Fatma olabilir, bizim için kıymetli değil.
Tesettürlü bir hanım. Bir tek gözleri görünüyor.
(Gözleri de pek hoş maşallah.) Eh, daima kendini başkomiser ya da savcı olarak tanıtan dolandırıcılar mı goreceğiz, bu da psikiyatrik dolandırıcı.
“Bilinçaltı temizliği” yapıyormuş.
İslam’da yasak olan üfürükçülüğün “bir tık” üstü…
Bilimsel ayaklarda nitelikli dolandırıcılık.
“Lüks restoranlarda” seminerler veriyormuş, bir oturum adam başı 57 bin lira.
Bunun “akademisi” de varmış.
“Kuantum eğitimi” adam başı 8 bin 250 lira. (Muharrem İnce ayda kaç lira alıyordu?) “Miraç hakikati ile adam başı 7 bin 250 liraya bilinçaltı temizliyor!…” “Çakraların biyoenerjisiyle esmalar ile Fatiha Mühleti açılımı…” Hanım Uzakdoğu ideolojisiyle İslam’ı harman etmiş, Batı bilimini de üstüne dökmüş.
Parayı bastırıp kazığı yiyen tavuklar da hayran hayran dinliyorlar.
Çakra açtırmaya Hindistan’a masraflardı, artık zahmete gerek kalmamış.
Hanım “gerçek hayatta” tesettürlü değilmiş.
Peçeyi “mahremiyetini” korumak için derslerde takıyormuş. Ancak bütün öğrenciler bayan.
Lüks yaşamayı da severmiş.
Altında fiyakalı bir Mercedes.
Bundan hayli da keyif aldığını söylüyor.
Zavallı Hekim Freud üniversitedeki dersinden çıkınca Cafe Landtmann’a kadar yürüyor, orada bir Guglhupf Torte yiyip tıpış tıpış meskenine gidiyordu. Bütün lüksü buydu.
bayanın eğitimi falan yok. Psikolojiyle, psikiyatriyle ilgisi yok.
Demek ki bilinçaltı “pislikle” dolu olanlar temizletiyorlar işte…
Fazla da kurcalamasınlar, her insanın bilinçaltında birtakım pislikler yatar. Bu hanımda kimbilir neler vardır.
*
Benim yeğenim Amerika’da psikoloji okudu geldi, bir üniversitede ayda 5 bin liraya talim ediyor.
Şu bayanı eline verseler de bir incelese.”