ahmetbeyler
Yeni Üye
Bedeninde verem mikrobu taşıyan bireylerin yaklaşık yüzde onunun ömürlerinin bir periyodunda verem hastası olabileceğine dikkat çekiliyor.
Milliyet’ten Hande Atılgan’ın haberine bakılırsa, insanlık tarihinin bilinen en eski hastalıklarından biri olan tüberküloz bir başka ismiyle verem, hâlâ insan sıhhatini tehdit eden sinsi bir hastalık. Dünyada 9.9 milyon, Türkiye’de 9000’e yakın kayıtlı verem hastası bulunuyor. bir daha datalar dünyada 2 milyar kişinin kapalı tüberküloz olarak bakteriyi taşıdığını, Türkiye’de ise nüfusun yüzde 10 ila 30’unda zımnî tüberküloz bulunduğunu ortaya koyuyor. Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ), Kovid-19 salgınıyla yoksulluk, yetersiz beslenme, HIV enfeksiyonu, diyabet ve sigara kullanmasının tesiriyle riskin arttığı uyarısı yaparken son datalar Türkiye’de veremin her yıl yüzde 4-5 oranında azaldığını gösteriyor.
Veremle çaba stratejisinin yer aldığı Ulusal Tüberküloz Denetim Programı’na nazaran, 2005’ten bu yana Verem Savaşı Dispanserleri’ne kayıtlı hasta sayısı 20 bin 535’ten, 8925’e düştü. İnsidans suratı (Sağlam bireylerin hastalığa yakalanma olasılığı) ise yüz binde 29.8’den yüz binde 10.7’ye geriledi. DSÖ Global Tüberküloz Raporu’nda 2021’de risk oranını yüz binde 15 (13-18) olarak hesaplarken, vilayet bazlı bilgilere bakıldığında, 58 vilayette riskin beklentinin altında olduğu görüldü. Riskli vilayetlerin ülkenin kuzeyinde toplandığı görülürken, riskin DSÖ beklentilerinin üstünde olduğu tek vilayet Karabük oldu. 2020 bilgilerine nazaran, hastalığın tekrar ettiği evvelinde tedavi gorenlerin oranı yüzde 6.4 olurken, toplam olay sayısının 15.9’unu ise yabancı bir ülkede doğanlar oluşturdu.
HER YIL 1.5 MİLYON VEFAT
Dünya genelinde her yıl 10 milyon tüberküloz hastası görüldüğüne işaret eden Türk Toraks Derneği’nden yapılan açıklamada tüberküloza karşı finansman eksikliği olduğuna dikkat çekilerek şunlar kaydedildi: “Bugün dünyada en büyük salgını hâlâ tüberküloz yapmaktadır. Her yıl 1.5 milyon vefata yol açmaktadır. Tüberküloz bu boyutta bir sorun iken bu mevzuda önemli finansman açığı yaşanmaktadır. Bilhassa dirençli tüberküloz tedavisinde kullanılan yeni ilaçların fiyatlarının tüm ülkeler için ulaşılabilir seviyede olması için dayanak gereklidir.”
Sıhhat Bakanlığı Koronavirüs Bilim Heyeti Üyesi ve Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü ise “Gizli verem dediğimiz aslında bir hastalık değil. Sağlıklı kişi bunlar. Bu bireyler taşıyıcıyken hastalığı bulaştırma bahtları da yok. Taşıyıcıların yüzde 95-97’si bu süreci hiç hastalanmadan geçiriyor. Fakat kimileri enfeksiyonun seyri sırasında etkin verem hastası haline geliyor. Dünyada 2 milyara yakın insanın zımnî verem olayı olduğu düşünülüyor. Türkiye’de ise nüfusun yüzde 10 ila 30’unda bu mikrobu taşıyan kişi var. Hastalanabilecek olan risk kümesindeki şahısları taramak gerekli. Türkiye’de 100 binde 13 kişi yeni olay olarak tespit ediliyor.”
Milliyet’ten Hande Atılgan’ın haberine bakılırsa, insanlık tarihinin bilinen en eski hastalıklarından biri olan tüberküloz bir başka ismiyle verem, hâlâ insan sıhhatini tehdit eden sinsi bir hastalık. Dünyada 9.9 milyon, Türkiye’de 9000’e yakın kayıtlı verem hastası bulunuyor. bir daha datalar dünyada 2 milyar kişinin kapalı tüberküloz olarak bakteriyi taşıdığını, Türkiye’de ise nüfusun yüzde 10 ila 30’unda zımnî tüberküloz bulunduğunu ortaya koyuyor. Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ), Kovid-19 salgınıyla yoksulluk, yetersiz beslenme, HIV enfeksiyonu, diyabet ve sigara kullanmasının tesiriyle riskin arttığı uyarısı yaparken son datalar Türkiye’de veremin her yıl yüzde 4-5 oranında azaldığını gösteriyor.
Veremle çaba stratejisinin yer aldığı Ulusal Tüberküloz Denetim Programı’na nazaran, 2005’ten bu yana Verem Savaşı Dispanserleri’ne kayıtlı hasta sayısı 20 bin 535’ten, 8925’e düştü. İnsidans suratı (Sağlam bireylerin hastalığa yakalanma olasılığı) ise yüz binde 29.8’den yüz binde 10.7’ye geriledi. DSÖ Global Tüberküloz Raporu’nda 2021’de risk oranını yüz binde 15 (13-18) olarak hesaplarken, vilayet bazlı bilgilere bakıldığında, 58 vilayette riskin beklentinin altında olduğu görüldü. Riskli vilayetlerin ülkenin kuzeyinde toplandığı görülürken, riskin DSÖ beklentilerinin üstünde olduğu tek vilayet Karabük oldu. 2020 bilgilerine nazaran, hastalığın tekrar ettiği evvelinde tedavi gorenlerin oranı yüzde 6.4 olurken, toplam olay sayısının 15.9’unu ise yabancı bir ülkede doğanlar oluşturdu.
HER YIL 1.5 MİLYON VEFAT
Dünya genelinde her yıl 10 milyon tüberküloz hastası görüldüğüne işaret eden Türk Toraks Derneği’nden yapılan açıklamada tüberküloza karşı finansman eksikliği olduğuna dikkat çekilerek şunlar kaydedildi: “Bugün dünyada en büyük salgını hâlâ tüberküloz yapmaktadır. Her yıl 1.5 milyon vefata yol açmaktadır. Tüberküloz bu boyutta bir sorun iken bu mevzuda önemli finansman açığı yaşanmaktadır. Bilhassa dirençli tüberküloz tedavisinde kullanılan yeni ilaçların fiyatlarının tüm ülkeler için ulaşılabilir seviyede olması için dayanak gereklidir.”
Sıhhat Bakanlığı Koronavirüs Bilim Heyeti Üyesi ve Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü ise “Gizli verem dediğimiz aslında bir hastalık değil. Sağlıklı kişi bunlar. Bu bireyler taşıyıcıyken hastalığı bulaştırma bahtları da yok. Taşıyıcıların yüzde 95-97’si bu süreci hiç hastalanmadan geçiriyor. Fakat kimileri enfeksiyonun seyri sırasında etkin verem hastası haline geliyor. Dünyada 2 milyara yakın insanın zımnî verem olayı olduğu düşünülüyor. Türkiye’de ise nüfusun yüzde 10 ila 30’unda bu mikrobu taşıyan kişi var. Hastalanabilecek olan risk kümesindeki şahısları taramak gerekli. Türkiye’de 100 binde 13 kişi yeni olay olarak tespit ediliyor.”